OSMANLI VAKIF HUKUKU ÇERÇEVESİNDE SANASARYAN VAKFI VE DAVASININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Son yıllarda, hem emval-i metruke kapsamına giren hem de bu kapsamda olmayan taşınmazların mülkiyeti konusu, 1915 olaylarına ilişkin tartışmalarda sıkça gündeme gelmektedir. Bu bağlamda, Sanasaryan Vakfı’na ait Sanasaryan Han’ın mülkiyetine dair dava ile ilgili geçtiğimiz Şubat ayında Yargıtay’ın verdiği karar da önem kazanmaktadır. Bu kararla ilgili olarak, Sanasaryan’ın bir cemaat vakfı mı yoksa mazbut vakıf mı olduğu sorusunun tartışmalara neden olduğu görülmektedir.
Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku Doktora Programı’nda “Osmanlı Hukukunda Kamu Hizmeti Gören Vakıflar” isimli doktora tezi ile ilgili çalışmalarını sürdürmekte olan Araştırma Görevlisi Berna Yürüt, “Osmanlı Vakıf Hukuku Çerçevesinde Sanasaryan Vakfı ve Davasının Değerlendirilmesi” başlıklı konuşmasında, Sanasaryan Vakfı’nın hukuki niteliğini ve tüzel kişiliğe haiz olup olmadığı konusunu değerlendirecektir. Berna Yürüt bu çerçevede, Osmanlı Vakıf Hukuku’na göre vakfın unsurları ve vakıf
çeşitleri; cemaat vakıflarının özellikleri; zimmilerin kurdukları tüm vakıfların cemaat vakfı kapsamında olup olamayacağı gibi hususları irdeleyecek ve Sanasaryan Vakfı’nın cemaat vakfı olarak kabul edilmesinin sonuçlarını ele alacaktır.
AVİM, 13 Kasım 2018 Salı günü 14:00-16:00 saatleri arasında AVİM Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilecektir.