
Hürriyet Daily News (21 Eylül 2020)
Teoman Ertuğrul TULUN*
Doğu Akdeniz’deki son gelişmeler sebebiyle gerilen ortamda, Yunanistan ile Türkiye arasındaki sorunları çözüm amacıyla Uluslararası Adalet Divanı’na (UAD) sunmak konusunda hukukçular ve bilim insanları tarafından çok sayıda mantıklı fikirler ve öneriler gündeme getirilmiştir. Bu öneriler çerçevesinde, Yunanistan’ın UAD’nın yargı yetkisi alanına dair tutumu ve çekincelerini kısaca hatırlatmakta fayda vardır.
UAD’nın Statüsü’ne göre, Mahkeme’nin, uluslararası uyuşmazlıklar üzerinde zorunlu yargı yetkisi yoktur. Devletler, taraf oldukları uyuşmazlıkları UAD’nın ele alıp almaması konusunda karar vermekte serbesttirler. Statü’ye göre, buna taraf olanlar, “herhangi bir zamanda, aynı yükümlülüğü kabul eden başka bir Devletle ilgili olarak, Mahkemenin yargı yetkisini kendiliğinden zorunlu olarak ve özel bir anlaşma olmaksızın kabul ettiklerini beyan edebilirler.”
UAD’nın internet sitesine göre, Yunanistan UAD’nın yargı yetkisini, Ege Denizi’ndeki Türk-Yunan uyuşmazlığının ana sorunlarını hariç tutan uzun bir çekince listesiyle 2015 yılında kabul etmiştir. Bu çekincelerin arkasındaki niyeti daha iyi anlamak için, Yunanistan’ın UAD’nın yargı yetkisine dair 14 Şubat 2015 tarihli Beyanı’nın ilgili bölümü aşağıda belirtilmiştir:
a) Yunanistan Cumhuriyeti’nin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunması, ulusal savunma amaçlarının yanı sıra ulusal güvenliğinin korunması için yaptığı askeri faaliyetler ve aldığı önlemlerle ilgili herhangi bir anlaşmazlık;
b) karasuları ve hava sahasının genişliği ve sınırlarına ilişkin herhangi bir ihtilaf da dahil olmak üzere, Yunanistan Cumhuriyeti toprakları üzerindeki Devlet sınırları veya egemenliği ile ilgili herhangi bir anlaşmazlık;
c) ihtilafın diğer taraflarından herhangi birinin, Mahkemenin zorunlu yargı yetkisini sadece bu uyuşmazlıkla ilgili veya bu amaçla kabul ettiği herhangi bir ihtilaf; veya Mahkemenin zorunlu yargı yetkisinin, uyuşmazlığın başka bir tarafı adına kabulünün, uyuşmazlığı Mahkeme önüne getiren başvurunun yapılmasından on iki aydan daha kısa bir süre önce tevdi edilmesi veya onaylanması durumunda.
Bu çekinceler ile Yunanistan “karasuları ve hava sahasının genişliği ve sınırları” ile "egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunması, ulusal savunma amaçlarının yanı sıra ulusal güvenliğinin korunması için yaptığı askeri faaliyetlere ve aldığı önlemlere” ilişkin ihtilafları hariç tutmaktadır. Bu Beyan vasıtasıyla, Yunanistan, silahsızlandırılmış olması gereken adaları hukuka aykırı olarak silahlandırmasını ve kara suları 6 Deniz Mili iken, tek taraflı olarak Ege'deki ulusal hava sahasının 10 Deniz Mili olduğunu ileri süren tuhaf iddiasını, iki ülke arasındaki anlaşmazlıklar listesinden açıkça hariç tutmaktadır.
Buna ek olarak, Yunanistan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 8 Haziran 1995 tarihli kararıyla "savaş nedeni (casus belli)" olarak kabul edilen, Ege'deki karasularını 6 DM’nin üstüne çıkartma niyetini de zımnen duyurmaktadır.
Yunanistan, bu beyan yoluyla, Ege’deki bütün ihtilafları tek bir meseleye, kıta sahanlığı sınırlamasına indirgemektedir. Nitekim, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde bu hususta şu ifadeler yer almaktadır: “… Bu çerçevede Yunanistan, Yunanistan ile Türkiye arasındaki tek önemli ihtilafın, yani kıta sahanlığının sınırlandırılmasının, uluslararası hukukun düzenlemelerine ve özellikle de deniz hukukuna uygun olarak çözümlenmesini takip etmektedir…”.
Yunanistan'ın bu tutumunun, Ege'deki sorunların uluslararası hukuk yollarıyla çözümünü neredeyse imkansız hale getirdiğini söylemek mümkündür.
* Analist, Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM)
** Fotoğraf: Hürriyet Daily News
*** Bu yazı 21 Eylül 2020 tarihinde Hürriyet Daily News’da İngilizce yayınlamıştır. AVİM Çevirmeni Ahmet Can Öktem makalenin tercümesine katkı sağlamıştır. Yazının orijinali için tıklayınız: https://www.hurriyetdailynews.com/greeces-pick-and-choose-policy-op-ed-158417
© 2009-2021 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
ASIA-EUROPE MEETING REPRESENTS A VALUABLE EURASIAN DIALOGUE PLATFORM - HÜRRİYET DAILY NEWS - 25.10.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 01.11.2018 -
WHY IS MACRON SKEPTICAL ABOUT PLAYING ODE TO JOY FOR THE BALKANS? - HÜRRİYET DAILY NEWS - 01.05.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 02.05.2018 -
THE BALKANS: NEITHER THE BACKYARD OF EU NOR THE PLAYGROUND OF ANY COUNTRY - DAILY SABAH - 24.10.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 31.10.2018 -
AVRUPA BİRLİĞİ’NİN KUM TORBASI:TÜRKİYE - HÜRRİYET DAILY NEWS - 18.08.2017
Teoman Ertuğrul TULUN 21.08.2017 -
DUTCH FOREIGN MINISTER VERSUS OBAMA - HÜRRİYET DAILY NEWS - 26.07.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 01.08.2018
-
IRAN UPGRADES ENGAGEMENT IN SOUTH CAUCASUS- 24.05.2018
Rahim RAHIMOV 25.05.2018 -
MAKEDONYA’NIN AB ÜYELİĞİNE BULGARİSTAN ENGELİ
Erhan TÜRBEDAR 08.11.2012 -
KOMEDYEN CUMHURBAŞKANI VE UKRAYNA'NIN GELECEĞI – SÖYLEDİK.COM – 24.04.2019
Deniz BERKTAY 24.04.2019 -
IRAN’S RELATIONS WITH RUSSIA
Mehdi SANAEI 23.04.2013 -
THE SOLUTION INHERENT IN THE NATURE OF THE CYPRUS DISPUTE - 16.03.2021
Tugay ULUÇEVİK 17.03.2021