Yaklaşık on yıldan beri Türkiye-Fransa ilişkileri, zaman zaman çok uzun olmayan normal dönemler geçirse de esasta bunalımlardan kurtulamıyor. Bu durumun başlıca iki nedeni vardır: Birincisi ve en önemlisi Fransa’nın Türkiye’yi “Avrupalı” bir ülke olarak görmediği için AB’ye tam üye olamayacağını belirtmesi ve bazı “fasılların” müzakeresini önleyerek bu karşıtlığını açıkça göstermesidir. Bu açıdan bakıldığında Fransa ile Güney Kıbrıs arasında bir fark bulunmamaktadır. Türkiye Fransa’nın bu tutumuna her zaman karşı çıkmış olmakla beraber bu karşıtlığını Fransa ile olan ilişkilerine yansıtmamıştır. Bu da Fransa’ya söz konusu politikasını fazla rahatsızlık duymadan sürdürme olanağını vermiştir. Diğer yandan halen Avrupa Birliği’nin kendi içinde karşılaştığı bir çok sorun da, bir süre için olsun, bu Birliği Türkiye açısından cazip olmaktan çıkarmıştır. İkinci sorun Fransa’nın Ermeni soykırım iddialarına verdiği destektir. Bu destek 2001 yılında Fransa’nın bir cümlelik kanun çıkararak Ermeni soykırım iddialarını tanıması sonucunu vermiştir. Türkiye’nin bu kanuna gösterdiği tepki, duygusal alanda, çok şiddetli olmuştur. Ancak fiiliyatta Fransa’ya a karşı hemen hiçbir yaptırım uygulanmadığından veya uygulanamadığından, bir süre sonra iki ülke ilişkileri normal mecrasına dönmüş, hatta gelişme kaydetmiştir. Türkiye’nin itirazlarına rağmen Fransızların bu kanunu çıkarabilmeleri diğer bazı Avrupa Birliği üyeleri için de emsal teşkil etmiştir. Bu çerçevede Hollanda (2004), Slovakya (2004), Polonya (2005), Litvanya (2005) ve Almanya (2005) parlamentoların soykırım iddialarını kabul eden kararlar almaları Fransız misalinden ve aynı zamanda Türkiye’nin tepkilerinin etkisiz olmasından esinlenmiştir. Avrupa Birliği dışında olan İsviçre Parlamentosu’nun benzer bir kararı (2003) için de durum aynıdır. 2001 yılı kanunundan bir süre sonra Fransız Ermenileri soykırım iddialarını reddedenlerin cezalandırılmasını istemeye başlamışlardır. Epey duraksamadan sonra Fransız Millet Meclisi 2006 yılında bu konuda bir kanun tasarısı kabul etmiştir. Fransız Hükümeti’nin bu tasarıya açıkça karşı çıkması bu olayın iki ülke ilişkilerini olumsuz etkilemesini bir ölçüde engellemiştir. Bu tasarının kanun haline gelebilmesi için Fransız Senatosu tarafından kabul edilmesi gerekiyordu. Ancak Senato tasarıyı beş yıl süreyle gündemine almamıştır. Bunun başlıca nedeni Türkiye’nin itirazları değil, tarihi olaylar hakkında kanun yoluyla hüküm vermenin ve kişileri cezalandırmanın, başta ünlü tarihçiler olmak üzere, Fransa’da aydın kesimler tarafından uygun karşılanmamasıdır. Geçen Mayıs ayında Ermenilerin zorlaması üzerine tasarı Senato’ya gelmiş ve fakat ilk olarak görüşüldüğü kanunlar komisyonu tarafından Anayasa’ya aykırı bulunmuş ve böylelikle söz konusu yasa tasarısının kesin olarak gündemden düştüğü kanısı doğmuştur. Söz konusu tasarının Senato tarafından reddedilmesinde Başkan Sarkozy’nin belirleyici bir rol oynadığı anlaşılmaktadır. Fransız Cumhurbaşkanı, Fransa’nın Türkiye’nin AB üyeliği önündeki başlıca engel olmasının iki ülke arasında yeterli sorun yarattığını, bu nedenle ikinci sorun olan, yukarıda değindiğimiz kanun tasarısından kurtulmak gerektiğini düşündüğü ve partisi olan UMP’ye mensup senatörler üzerinde bu yönde nüfuzunu kullandığı anlaşılmaktadır. Ancak bir olay, beş ay kadar sonra Başkan Sarkozy’nin bu tutumunu değiştirmesine neden olmuştur. Yarın devam edeceğiz.
© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
TATİLLERDEN SONRA ERMENİ SORUNU III
Ömer Engin LÜTEM 06.09.2011 -
TAZİYE BEKLEMEK
Ömer Engin LÜTEM 01.05.2014 -
FRANSA VE ERMENİ SOYKIRIM İDDİALARI (II)
Ömer Engin LÜTEM 20.01.2011 -
TATİLLERDEN SONRA ERMENİ SORUNU - III
Ömer Engin LÜTEM 07.09.2011 -
FRANSA-TÜRKİYE: SÜREKLİ BUNALIM
Ömer Engin LÜTEM 19.12.2011
-
AVİM “11. ASYA-AVRUPA ZİRVESİ ÖNCESİ MOĞOLİSTAN’DAKİ MEVCUT DURUM, MOĞOLİSTAN’IN BÖLGESEL POTANSİYELİ VE TÜRK-MOĞOL İLİŞKİLERİ” BAŞLIKLI BİR KONFERANS DÜZENLEMİŞTİR
AVİM 19.01.2016 -
UKRAYNA KRİZİNİN ENERJİ PİYASASI ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Özge Nur ÖĞÜTCÜ 13.05.2014 -
SOYKIRIM TARTIŞMASINA NAMİBYA’DAN BİR YORUM
Ali Murat TAŞKENT 28.06.2016 -
KİTAP TANITIMI: İSTİKLALE AÇILAN İLK KAPI: BİTLİS (İŞGALİ VE KURTULUŞU) – MEHMET TÖREHAN SERDAR
Hazel ÇAĞAN ELBİR 11.08.2017 -
AVRUPA İÇİN TEHLİKE ÇANLARI ALMANYA ÖNCÜLÜĞÜNDE ÇALMAYA BAŞLADI
Hazel ÇAĞAN ELBİR 05.09.2019
-
THE ARMENIAN QUESTION - BASIC KNOWLEDGE AND DOCUMENTATION -
THE TRUTH WILL OUT -
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
PATRIOTISM PERVERTED -
MEN ARE LIKE THAT -
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
ERMENİ SORUNU - TEMEL BİLGİ VE BELGELER (2. BASKI)
-
“ERMENİ HARFLİ TÜRKÇE METİNLER VE AKABİ HİKÂYESİ” BAŞLIKLI KONFERANS