Ermenistan’da koalisyonu oluşturan partiler yaptıkları bir açıklamada, özetle, Türkiye’nin tutarsız ve kaçamak tutumunun ve ön koşullar ortaya atmasının protokollerin makul zaman içinde onaylanmasını çıkmaza sokmuş bulunduğunu ve Başbakan Erdoğan’ın protokollerin onaylanmasını Karabağ sorununa bağlamasının kabul edilemez olduğunu belirtikten sonra, Türk tarafı önkoşul ileri sürmeden ilişkilerin normalleşmesi sürecine devam etmeye hazır oluncaya kadar protokollerin onaylanmasının Parlamento gündeminden çıkartıldığını bildirdiler. Başkan Sarkisyan da televizyonda bu konuda bir konuşma yaparak Türkiye’nin ön koşul ileri sürmeden protokollerle ilgili süreci ilerletmeye hazır olmadığını, protokollerin onaylanması için makul zamanın geçtiğini, Türkiye’nin 24 Nisan’ı atlatmaya çalıştığını, protokollerdeki imzalarına sadık olduklarını, Türkiye ile ilişkileri normalleştirme amaçlarının halen geçerli olduğunu, ancak protokollerin onaylanmasını askıya almak durumunda bildirmiştir. Ermenistan Devler Başkanın konuşmasında dikkati çeken bir diğer husus, Başbakan Erdoğan’dan hiç bahsetmezken siyasi dürüstlüğü için Cumhurbaşkanı Gül’e müteşekkir olduğunu belirtmesidir. Diğer ilginç bir nokta, kendi açılarını paylaşan ve Türkiye’de adaletin yerine getirilmesi için mücadele eden Türk aydınlarına da teşekkür etmesidir. Kısaca Ermenistan protokollere bağlılığını ifade etmekle beraber, Protokollerin tasdik sürecini durdurmuştur. Ancak bu kararın aslında protokoller konusunda bir değişiklik yapmadığı görülmektedir; zira Türkiye’nin Karabağ sorununda önemli gelişmeler oluncaya kadar protokolleri tasdik etmemesine karşılık olarak Ermeniler, Türkiye protokolleri onaylamadığı sürece, kendileri de onaylamayacaklarını bildirmişlerdi. Dün yapılan açıklamalar bu kararın tekrarından ibarettir. Bir değişiklik yaratmadığına göre bu karar neden gösterişli bir şekilde açıklanmıştır. Bunun nedenini Ermenistan’ın iç siyasi dengelerinde ve Diaspora ile olan ilişkilerinde aramak gerekmektedir. Türkiye ile imzalanan protokoller, bir yandan Taşnakların diğer yandan diğer muhalefet partilerinin eleştirilerine neden olmuştu. Diasporada bu eleştiriler daha da sertti. Ancak protokoller kısa sürede onaylanır ve Türkiye sınır kapısı açılırsa bu özellikle Başkan Sarkisyan için büyük başarı olacaktı. Ne var ki Türkiye, daha önce açıkladığı gibi, protokollerin onaylanmasını Karabağ soruna bağlayınca bu gerçekleşmedi ve Ermenistan’da gerek hükümet gerek başkan zor durumda kaldı. Protokollerin onay sürecinin askıya alındığının ilan edilmesi bu güç durumu mümkün olduğunda ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Diğer yandan gerek koalisyon partilerinin açıklamasında ve Başkan Sarkisyan’ın konuşmasında protokollerin “dondurulmuş” olmasından Türkiye ve özellikle Başbakan Erdoğan sorumlu tutulmaya çalışılmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanına teşekkür edilirken Başbakana değinilmemesinin nedeni budur. Ermenistan’ın bu girişiminin diğer bir amacı da Başkan Obama’nın 24 Nisan’da yapacağı açıklamayı etkilemektir. Normal koşullarda bu açıklamada, ilişkilerini normalleştirmek için Türkiye ile Ermenistan’ın harcadığı ortak çabalarının övülmesinin yer alması beklenmekteydi. Ermenistan’ın bu girişiminden sonra söz konusu normalleşme için iyimser olmak zordur. Ancak yine de Başkan Obama’nın soykırım sözcüğünü kullanması beklenmemektedir. Diğer yandan Ermenistan’ın Türkiye’yi suçlamasının ve bu günkü durumdan sorumlu olarak göstermesinin Diaspora’nın, bazı ülke parlamentolarından soykırım iddialarını kararlar çıkartmak için esasen başlatmış olduğu girişimleri daha da arttırması beklenebilir. Sonuç olarak, Ermenistan’ın bu kararının protokollerin durumunda aslında bir değişiklik yapmamış olmakla beraber, iki ülke ilişkilerinde gerginliğe neden olacağı bunun da ilişkilerin normalleştirme süreceğine zarar verebileceği görülmektedir.
© 2009-2021 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
AVUSTURYA VE LÜKSEMBURG: İLİŞKİLERİ ONARMA ÇABALARI
Ömer Engin LÜTEM 04.10.2015 -
AVRUPA BİRLİĞİ ERMENİ TALEPLERİNİ KABUL ETTİ
Ömer Engin LÜTEM 14.12.2010 -
TATİLLERDEN SONRA ERMENİ SORUNU - III
Ömer Engin LÜTEM 07.09.2011 -
ERMENİSTAN’IN YENİ HÜKÜMETİ
Ömer Engin LÜTEM 25.06.2012 -
AMERİKAN SEÇİMLERİ VE ERMENİLER
Ömer Engin LÜTEM 04.11.2012
-
G20 VE XİAMEN’DE GERÇEKLEŞEN 2017 BRICS ZİRVESİ
Vuslat Nur ŞAHİN 15.09.2017 -
KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ VE KAFKASYA
Tutku DİLAVER 12.07.2018 -
ROMANYA’DA ARALIK 2020 PARLAMENTO SEÇİMLERİ VE YENİ HÜKÜMET
Turgut Kerem TUNCEL 25.01.2021 -
PARİS'TEKİ GAUIN-TORANIAN-TILBIAN DAVASI
AVİM 07.11.2017 -
AKADEMİK ETİK VE ARŞİVLER: KRİKOR GERGERYAN ARŞİVİ TARTIŞMAYA YENİ BİR ŞEY EKLEMEDİ
AVİM 14.02.2019
-
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2021 -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2020 -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2019 -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2018 -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
Ermeni Sorunu Temel Bilgi ve Belgeler (2. Baskı)
-
BALKANLAR'DA SOYKIRIM KAVRAMININ HUKUKİ TANIMININ VE İÇERİĞİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ İÇİN YAPILAN YERSİZ VE YOZLAŞTIRICI GİRİŞİMLER -
AVİM 2021 YILLIK RAPOR | ANNUAL REPORT -
DEGENERATING DISCURSIVE ATTEMPTS IN THE BALKANS TO ALTER THE LEGAL DEFINITION AND CONTENT OF THE CONCEPT OF GENOCIDE
-
"NASTURİLER: MİSYONERLER-İHANETLER-İSYANLAR"