Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ikili ilişkiler, tarafların müzakereleri ve ılımlı tutumları ile günden güne olumlu seyrini ilerletmektedir. Tarafların arasında seyreden bu olumlu havadan rahatsızlık duyan ve çatışmadan beslenen bazı kesimler ise bunun aksi yöndeki propagandalarına devam etmektedirler.

The Economist adet olduğu üzere her sene sonunda bir sonraki yılda dünyada beklenen gelişmelerin yer aldığı “The World Ahead” ("Önümüzdeki Dünya") başlığı ile yayınlanan ve 2026 için çıkarılan sayıda “potansiyel çatışmalar”a yer verilmiştir. Bu bağlamda 2026 yılında izlenmesi gereken devletlerarası uyuşmazlıklar listesi yayınlanmış, bu listeyi bir harita üzerinde ilgili bölgeleri işaretleyerek görselleştirilmiştir. Üç gruba ayrılan işaretleme, Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki gerilim için “aktif çatışma” ifadesini kullanmamış, buna rağmen görselin açıklamasından anlaşılacağı üzere önümüzdeki yıl için taraflar arası ilişkilerin uyuşmazlık potansiyeli taşıdığı vurgusu yapılmıştır.[1]

Söz konusu listede Rusya ve Ukrayna, Kongo ve Ruanda, İsrail ve Hamas, Yemen, Myanmar, Güney Sudan ve Uganda gibi hem iç hem dış faktörlerden oldukça etkilenen, insanların aktif olarak hayatını kaybettiği ve savaşın ortasında kaldığı, zaman zaman temel insani yardımlara ulaşamadığı ve hiçbir güvenliklerinin olmadığı uyuşmazlıkların yanında Azerbaycan ve Ermenistan ilişkilerinin yer alması tuhaf görünmektedir. Azerbaycan ve Ermenistan, 8 Ağustos’ta Washington’da barış antlaşmasını paraflamış, antlaşmanın imzalanması için çaba gösterileceği hususunda da mutabakata varmışlardır. Günümüzde aktif bir silahlı çatışma yaşanmadığı gibi, iki ülke liderleri de bir araya gelmekte, barış antlaşması süreci ile ilgili müzakereler olumlu biçimde devam etmektedir. Azerbaycan’ın süreç içerisinde sunduğu talepler hususunda Ermenistan yetkilileri tarafından –bu aşamada anayasa değişikliği hariç olmak üzere- çalışmalar yapıldığı vurgulanmaktadır. Bu şekilde ikili ilişkilerde barış havası esmeye başlamıştır. Görüleceği üzere taraflar arasında güncel bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bir araya geldiklerinde basına hoşsohbet görüntüler veren iki liderin ve üst düzey yetkililerin arasında mevzubahis listeye konu olabilecek bir gerginlik olduğunu ifade etmek pek iyi niyetli görünmemektedir.

Taraflar arasında artarak ilerleyen ılımlı tavrın çıktıları müzakere ve imzalanan ya da paraflanan belgeler ile kendini göstermeye başlamıştır. Kazakistan’dan Ermenistan’a Azerbaycan üzerinden buğday sevkiyatında yaşanan ilkten sonra, geçtiğimiz günlerde Azerbaycan, Ermenistan’a ilk petrol nakliyatını gerçekleştirmiştir. Nakliyat haberi ile The Economist’in 2026’da izlenmesi gereken uyuşmazlıklar listesinde Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinin yer almasının aynı döneme denk gelmesi, bizatihi haberin tutarsızlığının bir göstergesidir. The Economist gibi belirli bir okur kitlesi olan ve prestijli kabul edilen yayın organının bu bilinçli saptırmayı servis ederken neyi hedeflediği soru işaretidir.

Sonuç olarak ülkeler arasındaki ilişkiler birçok farklı iç ve dış koşuldan etkilenmektedir. Önümüzdeki sene için koşulların nasıl değişeceği kesin olarak bilinememekle beraber, eğer tahminde bulunulacaksa, bu tahminlerin de gerçeklere ve yaşanan gelişmelere dayanması beklenmektedir. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkiler için olası bir uyuşmazlık tahmini, taraflar arasında yaşanan gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda, mesnetsiz kalmaktadır. Uluslararası yayın organlarının da taraflar arası olumlu seyreden gelişmelere gerçekler bağlamında yaklaşması ve ilerleyen ilişkileri baltalamak için propaganda yapmaması, doğru haber ve analizlerin okuyucuya iletilmesi açısından önemli bir yükümlülüktür.