1993 yılında Solingen’de meydana gelen acı verici kundaklama saldırısının 25. yıldönümü vesilesiyle kaleme aldığımız konuya ilişkin yazımızda, “… ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve Müslüman karşıtlığı yükseliş içindedir. Özellikle, saldırganlık ve şiddet içeren yabancı düşmanlığı şimdi aşırı düzeylere ulaşmış ve eski tür ırkçılığın yerini almıştır. Irkçı tür ayrımcılık metamorfoza uğrayarak, halk tarafından kabul gören aşırı yabancı düşmanlığına dönüşmüştür.” ifadelerini kullanmıştık.[1]
Geçtiğimiz günlerde 7 Kasım 2018 tarihinde, Almanya’daki otoriterlik ve aşırı sağ eğilimleri ile ilgili olarak yapılan Leipzig Otoriterlik Çalışması 2018’in bulguları Berlin’de, Leipzig Üniversitesi Aşırı Sağ Aşırıcılğı ve Demokrasi Araştırması için Yetkinlik Merkezi’nden Dr. Oliver Decker ve Profesör Elmar Brähler tarafından kamuoyuna sunulmuştur. Konuya ilişkin olarak yapılan duyurudan, söz konusu çalışmanın Heinrich Böll ve Otto Brenner Vakıfları ile iş birliği halinde yürütüldüğünü anlıyoruz.[2]
Söz konusu çalışmanın ana bulguları, Leipzig Üniversitesi’nin “Yaklaşık üç Almandan biri yabancı düşmanlığı görüşlerini destekliyor: bireysel gruplara ilişkin ön yargı yükseliyor” başlıklı Basın Açıklamasında duyurulmuştur. Çalışma direktörü Dr. Decker’e göre, araştırma “oldukça açık biçimde yabancı düşmanlığının ülke çapında artan biçimde yaygın hale geldiğini göstermektedir.” [3]
Yapılan açıklamalardan, araştırmacıların çalışma kapsamında 2416 (batı bölgesinden 1918, doğu bölgesinden 498) kişi ile görüşme gerçekleştirdikleri ve sağ kanat otoriter diktatörlük yandaşlığı, yabancı düşmanlığı, Yahudi düşmanlığı, sosyal Darwinism, şovenizm ve Nasyonal Sosyalizmin önemsizleştirilmesi gibi konuları araştırdıkları anlaşılmaktadır.
Çalışmanın bulgularına göre, Almanların toplam yüzde 36’sı yabancıların Almanya’ya sadece refah devletini sömürmek için geldikleri (doğu: yüzde 47,1, batı: yüzde 25) cümlesi ile aynı fikirdedirler. Dörtte birinden fazlası, iş imkanlarında daralma olması halinde yabancıların kendi ülkelerine yollanması taraftarıdır. Yaklaşık yüzde 36’sı Almanya’nın tehlikeli biçimde aşırı yabancı kalabalığı içinde boğulduğunu düşünmektedir (doğu: yüzde 44,6, batı: yüzde 33,3).
Çalışmanın bulguları ayrıca, “Müslümanlara yönelik ön yargıda alarm verici bir artış” olduğunu ortaya koymaktadır. Profesör Brähler’e göre, “2010 yılında anket katılımcılarının yüzde 33’ü yüksek sayıda Müslüman nedeniyle kendi ülkelerinde kendilerini yabancı olarak hissettiklerini belirtirken, 2018’de bu sayı batı ve doğu Almanya’nın her ikisinde yüzde 55’e yükselmiştir.”
Araştırmanın bulguları Yahudi Düşmanlığının yaygın olduğunu göstermektedir. Bu bağlamda, on anket katılımcısından biri “Yahudiler ile ilgili özel bir durum var ve onlar gerçekten bize uymuyor” tümcesi ile açık biçimde, buna ek olarak yüzde 20’si söz konusu tümce ile dolaylı şekilde aynı fikirdedir. Anket katılımcıları üçte bire varan bir oranda Yahudi Düşmanı tümcelerin en azından bir bölümüyle mutabıktır. Esasında, çok kısa bir süre önce yayınlanan Almanya’da Yahudi Düşmanlığına dair kapsamlı CNN raporu benzer sonuçlara işaret etmektedir. CNN’e göre, Almanya Yahudilerinin %776’sı Yahudi Düşmanlığının bir sorun olduğunu düşünürken, Almanya’daki Yahudi olmayanların %77’si bunun tersini düşünmektedir. Ayrıca, genç Alman yetişkinlerinin %44’ünün Holokost hakkında hiç denecek kadar az şey bilmeleri çarpıcıdır.[4]
Araştırma Sinti ve Romanlara karşı da yaygın ön yargı olduğunu ortaya koymaktadır. Almanların yüzde 60’ı Sinti ve Romanların suça eğilimli olduğu tümcesiyle aynı fikirdedir. Doğu Almanya’da halkın yüzde 70’i bu görüşü desteklemektedir.
Prof. Brähler, “aşırı sağ görüşlere sahip kişilerini şimdi CDU ve SPD partilerinden uzaklaştıklarını, AfD’de de (Almanya için Alternatif) kendilerine yeni bir yuva bulduklarını” ifade etmektedir.
Çalışma esas olarak Avrupa dijital basınında “Çalışma, Almanya’da yabancı düşmanlığında artış buluyor” ve “Çalışma, Almanya’da yabancı karşıtlığı tutumunda artış buluyor” şeklinde başlıklarla yansıtılmıştır.[5]
Araştırmanın sonuçları kendi kendisini açıklayan niteliktedir. Yukarıda değindiğimiz yazımızda belirtiğimiz üzere, tarihçi Eric Hobsbawn 1991 yılında “yabancı düşmanlığı 20 inci yüzyılın sonunda kitle ideolojisi olmuş gibi görünüyor” demişti.” Öyle gözükmektedir ki, bu öngörü 21 inci yüzyılın ilk çeyreğinde çok ciddi bir gerçeğe dönüşmüştür.
**Bu analiz yazısının aslı İngilizce olarak kaleme alınmıştır.
**Fotoğraf: Deutche Welle
[1] Teoman Ertuğrul Tulun, “Remembering Solingen: The fractious rise of extreme xenophobia in Western Europe”, Hürriyet Daily News, 19 Mayıs 2018.
[2] “Leipziger Autoritarismus-Studie 2018: Methode, Ergebnisse und Langzeitverlauf” (Heinrich Böll Stiftung, 07 Kasım 2018), https://www.boell.de/de/2018/11/07/leipziger-autoritarismus-studie-2018-methode-ergebnisse-langzeitverlauf.
[3] “Pressemitteilung” (Universitat Leipzig, 07 Kasım 2018), 286/2018, https://www.uni-leipzig.de/en/service/communication/medienredaktion/press-releases.html?ifab_modus=detail&ifab_uid=95a0810a9320181110164726&ifab_id=8004.
[4] Michael Kaplan, “The Word Jew Was Not a Common Insult When I Went to School...It Is Now,” CNN, November 28, 2018.
[5] “Anti-Foreigner Attitudes on the Rise in Germany, Study Finds,” The Local, November 8, 2018, https://www.thelocal.de/20181108/anti-foreigner-attitudes-on-the-rise; Nikolaj Nielsen, “Xenophobia on the Rise in Germany, Study Finds,” Euobserver, November 9, 2018, https://euobserver.com/migration/143336.
© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
MACARİSTAN’IN TÜRK DİLİ KONUŞAN ÜLKELER İŞBİRLİĞİ KONSEYİ’NE KATILIMI
Teoman Ertuğrul TULUN 14.09.2018 -
TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN VE TÜRK TARİHİNİN DÖNÜM NOKTALARINI ÖNEMSİZLEŞTİRME ÇABALARI
Teoman Ertuğrul TULUN 18.08.2023 -
MACRON İLE FRANSA: BALKANLARDA İSTİKRARSIZLIK ETKENİ
Teoman Ertuğrul TULUN 11.11.2019 -
EGE'DEKİ DENİZ GÜCÜ: BALKAN SAVAŞLARI'NDAN STRATEJİK DERSLER
Teoman Ertuğrul TULUN 24.06.2024 -
BALKANLAR 2016: BELİRSİZLİK İÇİNDE BÜTÜNLEŞME ARAYIŞLARI
Teoman Ertuğrul TULUN 09.01.2017
-
PROF. DR. ERİK-JAN ZÜRCHER’İN YÜZÜNCÜ YIL BEYANATIYLA İLGİLİ BAZI ELEŞTİRİLER
Mehmet Oğuzhan TULUN 17.05.2015 -
DOĞU AKDENİZ ENERJİSİ: FIRSAT MI? TEHLİKE Mİ?
Tutku DİLAVER 13.09.2018 -
TÜRKİYE-ERMENİSTAN İLİŞKİLERİNDE GELİŞMELER BİZİ NEREYE GÖTÜRÜR?
Tutku DİLAVER 23.12.2021 -
RUSYA ANAYASASI’NDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Turgut Kerem TUNCEL 07.07.2020 -
ASALA KIPIRDANMAYA BAŞLADI
Hazel ÇAĞAN ELBİR 28.11.2023
-
THE TRUTH WILL OUT -
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2023 -
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2022 -
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
PATRIOTISM PERVERTED -
MEN ARE LIKE THAT -
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2021 -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2020 -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2019 -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2018 -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
Ermeni Sorunu Temel Bilgi ve Belgeler (2. Baskı)
-
EU-TÜRKİYE COOPERATION IN CENTRAL ASIA AND SOUTH CAUCASUS: TOWARDS SUSTAINABLE ENGAGEMENT IN ENERGY AND CONNECTIVITY -
AVİM 2023 YILLIK RAPOR | ANNUAL REPORT -
ÇAĞDAŞ BATI AVRUPA AKADEMİ DÜNYASINDA IRKÇILIĞIN VE YABANCI DÜŞMANLIĞININ ARAŞTIRILMASININ ZORLUĞU: FRANSA ÖRNEĞİ
-
"DEVAM EDEN DEVLET-HALEF DEVLET TARTIŞMALARI VE ULUSLARARASI SORUMLULUĞA HALEFİYET TEORİLERİ IŞIĞINDA ERMENİ MESELESİ" BAŞLIKLI KONFERANS