Alman “der Spiegel” dergisinin son sayısında,[1] NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile bir mülakat yayınlanmıştır. Mülakatın ana teması esas itibarıyla, NATO-Rusya Federasyonu ilişkileri, tarafların NATO-Rusya Federasyonu karşılıklı ilişkilerini oluşturma anlaşmasına ne derece uydukları üzerinde cereyan etmiştir. Bilindiği gibi, “der Spiegel” dergisi tutarlı bir ideolojik çizgi üzerinde yayın yapmakla ve oldum olası Türkiye’ye karşı bir tavır benimsemekle tanınmıştır. Nitekim bu mülakatta da, Türkiye’nin NATO’da yeri olup olmadığı sorularıyla Genel Sekreteri köşeye sıkıştırmaya çalışmıştır. Ancak bu makalenin ele almak istediği konu bu değildir.

Genel Sekretere yöneltilen bir soruda, Moskova’nın, geçmişten farklı olarak, Batı’ya karşı etkili bir propaganda savaşı yürütmekte olduğu ifade edilmiş, Genel Sekreter cevaben, gerçekten yoğun bir propaganda ile karşı karşıya olunduğunu, ancak NATO’nun buna tepkisinin karşı propaganda olmayacağını kaydetmiştir. Derginin yönelttiği, “o zaman ne yapılacak?” sorusuna, Genel Sekreter verdiği yanıtta şunu söylemiştir: “Gerçek. Sonunda gerçek üstün gelecektir. Yüzde yüz eminim ki, Almanya gibi açık bir toplum eninde sonunda, propagandaya rağmen, gerçekleri ortaya çıkarabilmeyi başarabilecektir…”

NATO Genel Sekreterinin propagandaya karşı Almanya’da gerçeğin eninde sonunda üstün geleceği inancını paylaşabilmeyi canı gönülden istemekle beraber, Ermeni propagandasını ve tek yanlı Ermeni söylemini bir parlamento kararına dönüştüren Almanya Federal Meclisinin 2 Haziran tarihli kararı karşısında, her ne kadar, bir azınlık tarafından çoğunlukla alınmış olsa da, her ne kadar, başta Şansölye olmak üzere hükümetin tüm yetkilileri oylamaya katılmamış, parlamentoya gelmemiş olsa da, propagandanın gücü hakkında daha dikkatli ve duyarlı olunması gerektiği görülmektedir.

Kulaklar tıkanmaz, gözler kapanmaz, gönül bağları aklın önüne geçmezse, gerçeği bulmaya olanak veren çok sayıda arşiv belgesi, bunlardan hareketle yapılmış bilimsel araştırmalar ve çok yakın tarihlerde verilmiş saygın mahkeme kararları ortadadır. Son olarak AVİM bülteninde yayınlanan, saygın bilim adamı ve tarihçi Jeremy Salt’ın “Almanya Federal Meclisi’nde Kötü Bir Gün”[2] başlıklı makalesi Ermeni propagandasının etkinliğini ortaya koyan, diğer taraftan gerçeklere ışık tutan, dikkate alınması gereken bir çalışma olmuştur.

Almanya Federal Meclisinde 2 Haziran’da alınan karar, NATO Genel Sekreterinin propaganda karşısında Almanya’dan beklentilerinin, hiç değilse bu aşamada, iyi niyetli, ancak saf bir görüş olduğunu ortaya koyar niteliktedir. Bu itibarla, NATO’nun en eski ve en güçlü üyelerinden birisi olan ve NATO işbirliğine ve ittifak ilişkilerine, bazı müttefik üyelerin dostça olmayan yaklaşımlarına rağmen, öncelik vermeye devam eden Türkiye’den NATO Genel Sekreteri Sayın Jens Stoltenberg’e,  “der Spiegel” dergisinde Almanya hakkında ifade ettiği beklentiler hakkında naçizane bir hatırlatmada yarar olduğu düşünülmektedir.