2020 DAĞLIK KARABAĞ SAVAŞININ ERMENİSTAN VE DİASPORADAKİ YANSIMALARI
Yorum No : 2020 / 55
25.11.2020
10 dk okuma

Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya arasında Dağlık Karabağ sorunu nedeniyle alevlenen çatışmaların sona ermesi için 10 Kasım 2020 tarihinde bir mutabakat imzalanmıştır. Söz konusu Mutabakatın maddeleri, ilgili devletler için farklı sonuçlar ve anlamlar doğurmaktadır. Bu durum Rusya ve Azerbaycan için başarı olarak kabul edilirken, Ermenistan için tam tersi söz konusudur. Ermeni halkı için Dağlık Karabağ’da 6 hafta boyunca süren çatışmalardan Ermenistan mağlubiyetle ayrılmıştır; bu çerçevede anlaşmaya imza atan Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan çeşitli hakaretlere ve şiddetli tepkilere maruz kalmıştır. Ermenistan’ın başkentinde bulunan Özgürlük Meydanı’nda binlerce öfkeli protestocu, Dağlık Karabağ sorunu nedeniyle mitinglerin yasaklandığı sıkıyönetim yasasını görmezden gelerek toplu halde Paşinyan’ı kınayan “Nikol bir hain” ve “Nikol, git” sloganları atmıştır.[1] Başkente böyle bir atmosfer hakimken Paşinyan’ın başbakan olarak ülkedeki geleceği merak konusudur.

Paşinyan’ın, Dağlık Karabağ çatışmalarını sonlandırmak için attığı adımın ardından karşılaştığı tepkilerden biri Ermenistan’daki muhalif siyasi partilerden gelmiştir: 17 siyasi parti ortak açıklama yayımlayarak Başbakan Nikol Paşinyan’dan istifa etmesini istemiştir. İstifa çağrısında bulunan muhalif parti üyeleri bu konudaki protestolarına devam edeceklerinin sinyallerini de vermişlerdir.[2] Bahsedilen siyasi partilerin bu süreçteki faaliyetleri değerlendirildiğinde çarpıcı bir iddia göze çarpmaktadır. Buna göre Ermenistan istihbaratı, Başbakan Paşinyan’a yönelik hazırlanan suikast girişiminin engellediğini iddia etmiştir. Olayla doğrudan bağlantısı olduğu iddiasıyla bazı muhalif partilerin yöneticileri ve mensuplarının gözaltına alındığı ifade edilmiştir.[3] Kısacası, Ermenistan devleti içerisinde Paşinyan’ın başbakanlık görevine devam etmesine karşı olan muhalif bir siyasi lobi oluştuğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Siyasi aktörlerin tepkilerinden bahsederken Ermenistan Cumhurbaşkanı Arman Sarkisyan’ın ifadelerine de yer vermek gerekmektedir. Dağlık Karabağ’daki savaşın sona ermesine ilişkin anlaşma konusunda kendisinin bilgilendirilmediğini ve anlaşmayı Rus medyasından öğrendiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Sarkisyan, kararın kapsamlı istişareler ve tartışmalar sonucunda alınmadığını belirten ifadeler kullanmıştır.[4] Sarkisyan ayrıca siyasi muhataplarının ezici çoğunluğunun Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın istifa etmesi veya görevden alınması ve anayasanın öngördüğü şekilde erken seçime gidilmesi konusunda hemfikir olduğunu belirtmiştir.[5] Görülen odur ki, Dağlık Karabağ sorununa yönelik imzalanan Mutabakat Sarkisyan tarafından da olumlu karşılanmamış ve Paşinyan’ın bu kararı desteklenmemiştir. Üstelik kamuoyunda yenilgi olarak kabul edilen bu anlaşma beraberinde erken seçim ihtimalini de getirmiştir. Sarkisyan’ın “Yenilginin yükü altında bükülen sırtlarımızı ancak birlik sayesinde düzeltebileceğiz, kendimizi ve gelecek nesilleri, dünyaya yenilmesi imkansız bir ulusun çocukları olarak sunabileceğiz. Ülkemizi güçlendirmekten başka görevimiz yok”[6] ifadeleri de dikkat çekicidir. Sarkisyan konuşmasında silahlı kuvvetlere sıklıkla atıf yapmıştır. Dolayısıyla Paşinyan fanatik kesimlerin eleştirileri altındayken, Sarkisyan oluşan fanatik eylemleri besleyecek “yeni bir savaşa hazırlıklı olun” imasında bulunmuştur.

Ermenistan’da imzalanan Mutabakata yönelik protestolara geniş katılım sağlayan siyaset dışı aktörleri ele aldığımızda ise binlerce Ermeni vatandaşının Başbakanlık konutu ve hükümet binasına yürüyerek protestolar düzenlediğine şahit oluyoruz. Bu protesto söylemleri sosyal medya aracılığı ile geniş kitlelere ulaştırılmış ve saldırgan eylemlere dönüşmüştür. Paşinyan, şiddetli eylemler üzerine, “Bu zor zamanda omuz omuza durmalıyız”[7] şeklinde bir açıklama yapmış olsa da bu ifadesi, halkın inandığı ‘Ermenistan yenilgiyi kabul etti’ argümanının yarattığı ortamı yumuşatamamıştır. Varılan sonuç şudur ki; Paşinyan, hem siyasi aktörler hem de vatandaşlar tarafından oluşturulmuş olan ciddi bir muhalefetle karşı karşıyadır.

10 Kasım’da yürürlüğe giren Mutabakat ile bölgede askeri ve stratejik hakimiyetini pekiştiren Rusya’nın olaya karşı tavrına değinmek yararlı olacaktır. Arabuluculuk yapan Rusya’nın hem Ermenistan hem de Azerbaycan ile yakın bağları olduğu söylenebilir. Ermenistan’ın bu konu hakkındaki tutumu ise Rusya’nın gereken desteği göstermediği yönünde olmuştur. Bu iddiaları yalanlayan Kremlin Basın Sözcüsü Dmitriy Peskov, Azerbaycan’la iyi ilişkilere sahip olduklarını aynı zamanda Ermenistan’ın her zaman yanında olduklarını ifade etmiştir. Ayrıca Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki Karabağ sorununa dair daha önce çözüm formülleri ortaya konulduğunu ve bu çözüm formülleri üzerinden ilerlenebilseydi yeni bir savaş çıkmayacağını ve bu kadar fazla insanın hayatını kaybetmeyeceğini belirtmiştir.[8] Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Peskov’u destekleyici açıklamaları Rusya’nın yapılan anlaşmadan hoşnut olduğunu göstermektedir. Putin’in açıklamasına göre “Uluslararası hukuk bağlamında Karabağ her zaman Azerbaycan’ın ayrılmaz bir parçası olmuştur.” Putin ayrıca bu anlaşmanın Ekim’de imzalanması için ortamın hazırlandığını ancak Paşinyan’ın buna karşı çıktığını ve yüzlerce insanın bundan sonraki süreçte hayatını kaybettiğini belirtmiştir. Putin, Ermenistan bu anlaşmayı ihlal ederse benzer sonuçlar doğacağını ekleyerek anlaşmaya uyma çağrısı yapmıştır.[9] Bu açıklamalar Paşinyan’ın belki de muhalif tepkilerden çekinerek ateşkese giden yolda zamanlama hatası yaptığını göstermektedir. Ermenistan’ın kilit askeri müttefiki ve ekonomik ortağı olan Rusya’nın bu konudaki mesafeli ve eleştirel tutumu aynı zamanda iç siyasette sıkışan Paşinyan hükümetinin dış siyasette de sıkışması anlamına gelmektedir.

2020 Dağlık Karabağ Savaşıyla ilgili Ermenistan içindeki fanatik tepkilerden bahsetmişken, Ermeni Diasporasının Ermenistan için önemini göz önünde bulundurarak, Diasporadaki fanatik tepkilerden söz etmek gerekmektedir. Bu bağlamda dünyaca ünlü Ermeni asıllı Amerikan rock grubu “System of a Down”un Dağlık Karabağ çatışmalarını konu alan iki şarkısından bahsetmek yerinde olacaktır. 10 Kasım’da imzalanan anlaşmadan önce piyasaya sürülen “Protect The Land” ve “Genocidal Humanoidz” adlı şarkılar grubun Ermeni solisti Serj Tankian tarafından Facebook üzerinden paylaşılmış, ayrıca grubun resmi YouTube kanalında yayınlanmıştır. Grubun açıklamasında “Şarkılarımızda Karabağ ve Ermenistan’dan bahsettik. Destek bekliyoruz. Yardımlar Karabağ ve Ermenistan’daki ihtiyaç sahipleri ve askerler için kullanılacak” ifadeleri yer almıştır. Ancak “Protect The Land” şarkısının sözleri ve video klipi, propagandist bir biçimde Ermenistan’ı kurban konumuna sokmakta, Azerbaycan ile Türkiye’yi ise suçlamakta ve kınamaktadır. “Genocidal Humanoidz” şarkısının sözlerinde ise Türklere karşı ırkçı imalar yapılmaktadır. Sonuç olarak System of a Down’un dinleyici kitlesi ele alındığında ve özellikle genç nesillerde doğurabileceği psikolojik etki düşünüldüğünde, bu şarkılarla insanların duygularına hitap edilerek çeşitli algılar yaratılacağı, bunun sonucu olarak insanların kışkırtılacağı ve onlarda nefret hisleri yaratılacağı düşünülebilir. Grubun ilerleyen süreçte de Azerbaycan ve Türkiye’ye tepki içeren şarkılar yayınlamaları şaşırtıcı olmayacaktır.

Mevcut duruma bakıldığında 10 Kasım Mutabakatının ilan edilmesinin ardından faaliyete geçen fanatik kesimlerin eylemleri durumu daha karmaşık bir hale getirmektedir. Ermenistan’da protestoların en büyük sebeplerinden biri Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin çatışmalar sırasında aldığı bölgelerin kontrolünün Azerbaycan’da kalacak olmasıdır. Buna Azerbaycan’ın son olarak aldığı Dağlık Karabağ’ın ikinci büyük şehri Şuşa da dahildir.[10] Bu çerçevede işgal edilmiş toprakların kaybının vurgulandığı protestolar, daha fazla masum insanın ölümüne sebep olacak yeni bir savaşın toplumsal ve siyasi zeminini oluşturulabilir. Bununla birlikte ülkede iç karışıklıkların sürekli olarak devam etmesi istikrarsızlık ve huzursuzluk yaratarak Ermenistan’ı uluslararası arenada daha da güçsüz bir duruma sokacaktır. Bu nedenle her türlü grup, topluluk veya bireyin aşırı görüşleriyle protesto ortamını körükleyen davranışlarının Ermenistan lehine bir sonuç oluşturması beklenemez. Zira taraflar arasında yıkıcı bir savaş yaşanmış ve 10 Kasım Mutabakatı bu tarih itibariyle savaşın mevcut sonuçları çerçevesinde şekillendirilmiştir. Savaşta kaybeden ve uluslararası hukuk çerçevesinde mazereti olmayan Ermenistan’ın diplomasi masasında acı gerçekleri ortaya koyan böyle bir durumla karşılaşması şaşırtıcı değildir.

 

*Fotoğraf: Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan

 


[1] “Ermenistan: Başbakan'a istifa çağrıları yükseliyor”, Bianet, 12 Kasım 2020, https://bianet.org/bianet/dunya/234281-ermenistan-basbakan-a-istifa-cagrilari-yukseliyor

[2] Erhan Altıparmak, “Ermenistan muhalefetinden Paşinyan'a 'istifa et' çağrısı”, İhlas Haber Ajansı, 11 Kasım 2020, https://www.iha.com.tr/haber-ermenistan-muhalefetinden-pasinyana-istifa-et-cagrisi-876546/

[3] “Ajanslar son dakika duyurdu! Paşinyan'a suikast girişimi!”, Milliyet, 15 Kasım 2020, https://www.milliyet.com.tr/galeri/ajanslar-son-dakika-duyurdu-pasinyana-suikast-girisimi-6354917/1

[4] Altıparmak, “Ermenistan muhalefetinden Paşinyan'a 'istifa et' çağrısı”.

[5] “Sarkisyan, polis güçleri komutanını görevden aldı”, Sputnik, 17 Kasım 2020, https://tr.sputniknews.com/asya/202011171043240745-sarkisyan-polis-gucleri-komutanini-gorevden-aldi/

[6] “The battle can be lost, but it is inadmissible to lose as a nation – President Sarkissian addresses”, ArmenPress, 16 Kasım 2020, https://armenpress.am/eng/news/1035067/

[7] “Ermenistan gergin: Meclis başkanı dövüldü, Paşinyan'ın eşyaları çalındı”, TRT Haber, 10 Kasım 2020, https://www.trthaber.com/haber/dunya/ermenistan-gergin-meclis-baskani-dovuldu-pasinyanin-esyalari-calindi-529679.html  

[8] “Accusing Russia of betrayal for position on Karabakh - baseless - Kremlin spokesperson”, MENAFN - Trend News Agency, 13 Kasım 2020, https://menafn.com/1101120818/Accusing-Russia-of-betrayal-for-position-on-Karabakh-baseless-Kremlin-spokesperson

[9] “Putin: Turkey can't be accused of violating international law in Karabakh”, TRT World, 17 Kasım 2020, https://www.trtworld.com/turkey/putin-turkey-can-t-be-accused-of-violating-international-law-in-karabakh-41570

[10] “Ermenistan'da binlerce kişi Dağlık Karabağ anlaşmasını protesto etti”, Deutsche Welle, 11 Kasım 2020, https://www.dw.com/tr/ermenistanda-binlerce-ki%C5%9Fi-da%C4%9Fl%C4%B1k-karaba%C4%9F-anla%C5%9Fmas%C4%B1n%C4%B1-protesto-etti/a-55566254

 


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten