STRASBOURG’DA HÂKİMLER VARDIR
Yorum No : 2015 / 127
15.10.2015
3 dk okuma

Aralarında Ermenistan’ın da yer aldığı kırk yedi ülkenin temsil edildiği Avrupa Konseyi’nin bir organı olan, uluslararası saygınlık ve itibar sahibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Dr. Perinçek’in İsviçre’ye karşı açtığı davanın kararını 15 Ekim 2015 tarihinde açıklamıştır.

Hatırlanacağı gibi, Sayın Perinçek 2005 yılında İsviçre’de yaptığı konuşmalarda, Ermeni çevrelerin iddia edegeldiği soykırım söyleminin uluslararası bir yalan olduğunu vurgulamış, İsviçre’deki Ermeni derneklerin şikâyeti üzerine yargılanmış ve mahkûm edilmiş, itirazlarına iç hukuk yolları tükenince, konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşımıştı.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin İkinci Dairesi başvuruyu ifade özgürlüğünün ihlali kapsamında kabul edilebilir bularak incelemeye almıştı. Yedi hâkimli mahkeme Aralık 2013 tarihinde açıkladığı kararıyla, İsviçre’yi haksız bulmuş, Ermeni iddialarının kanıtlanmış, sabit görülmüş gerçekler olmadığını, aynı inandırıcılık ve tutarlılıkla karşı görüşün de ifade edilebileceğini belirtmiş, İsviçre’yi mahkûm etmiş, Sayın Perinçek’in beraatına karar vermişti.

İsviçre’nin bu karara itirazı üzerine, mahkemenin usulleri uyarınca, dava bu kez on yedi hâkimden oluşan Büyük Daire’de yeniden görülmüş ve bu dairenin kararı da 15 Ekim’de açıklanmıştır. Büyük Daire’nin yüz yirmi sekiz sayfalık kararı da, daha ayrıntılı biçimde, esas itibarıyla İkinci Daire’nin kararını teyit etmiş, İsviçre’nin haksız olduğuna, Sayın Perinçek’in beraatına karar vermiştir.

Büyük Daire’nin kararı nihaidir: yeni bir itiraz yolu yoktur. Bağlayıcıdır: kırk yedi ülke bakımından en üst düzey hukuk kararıdır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bakımından da bir içtihat oluşturmaktadır.

Karar hiç kuşkusuz Ermeni iddialarına ağır ve bağlayıcı bir hukuki darbedir. Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşları bakımından, kendi tarihlerini anlatırken suçlu duruma düşme ayırımcılığından, mahkemeler önünde dava konusu olmalarından kurtuluşun ışığıdır. Türk aydınlarını, Ermeni söylemini tek ve mutlak gerçek olarak kabul ettirme gayretlerinin yarattığı psikolojik ve manevi baskı ile susturma çabalarının beyhude olduğunun habercisidir. 1915 olaylarının meşru, tarihi bir tartışma konusu olduğunun kanıtıdır. Ermeni tarafının Türkiye’nin uzun süredir teklif ettiği tarihçiler komisyonu kurulması önerisinden, iddia ve görüşlerinin temelsizliğinden ve tarafsız bir tarihi incelemeye dayanamadığından dolayı kaçtığının belgesidir.

AVİM Sayın Perinçek’in bu özverili hukuk mücadelesini ve sağlanan sonucu içtenlikle kutlar.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu kararıyla Strasbourg’da hâkimler olduğunu kanıtlamıştır. Bu kararın kolay alınmadığı, mahkemenin yoğun lobi faaliyetine, hatta baskı girişimlerine maruz kaldığı görülmektedir. Tarihi, siyasi, dini duyarlılığı gayet yüksek olan bir konuda Mahkeme ilkelerini, olması gerektiği gibi, her şeyden üstte tutmuş, itibarını, saygınlığına ve hukukun üstünlüğü kavramına tarihi bir katkıda bulunmuştur.

Hukukun üstünlüğünü şiar edinen, başta İsviçre olmak üzere birçok Avrupa devletinin bu karardan almaları gereken ders, yapmaları gereken pek çok düzeltme bulunmaktadır. Tarihi, siyasi ve dini nedenlerle benimsedikleri, destekledikleri, hatta teşvik ettikleri Ermeni iddialarının hukuki yüzü artık tevil götürmeyecek açıklıkla ortaya çıkmış bulunmaktadır. Hukukun üstünlüğü ilkesinin uygulamada ne ölçüde geçerli olduğu bundan böyle bu içtihadın ışığında daha yakından izlenebilecektir.


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten