1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’nde öngörülen yetkili bir uluslararası mahkeme tarafından, günümüzde değin üç soykırım kararı verilmiştir. Bunlardan birisi Bosna Savaşı’nda Srebrenitsa Soykırımı, diğeri Kızıl Kmerler tarafından gerçekleştirilen Kamboçya Soykırımı ve son olarak Ruanda Soykırımı’dır.[1]
1994 yılında yaşanan tarihin en büyük trajedilerinden biri olan Ruanda Soykırımı’nda, 100 gün içerisinde 800 binden fazla Tutsi ve ılımlı Hutu, aşırı uç Hutular tarafından soykırıma uğramıştır. Bu insanlık suçunun sorumlularının ortaya çıkarılmasına dair tartışmalar hala güncelliğini korumaktadır.
Ruanda’da Tutsiler ve Hutiler arasında öfke ve şiddetin tırmanmasında, batılı devletler tarafından sömürgeleştirme stratejisi olarak yerel güç dengelerinin değiştirilmesinin ve toplumda bölünmeler yaratılmasının etkili olduğu bilinmektedir. Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame “Avrupa'nın Ruanda üzerindeki kontrolünün en yıkıcı mirası, sosyal ayrımların sözde 'ırklara' dönüştürülmesiydi. Sınıflandırıldık ve parçalara ayrıldık”[2] diye ifade etmektedir. Ruanda’da sömürge dönemi öncesinde hayvancılık ile uğraşan Tutsiler ve tarım ile uğraşan Hutiler olmak üzere, bölge halkının geçim kaynaklarını ifade eden isimler, Belçika yönetiminde etnik sınıflandırmaya dönüşmüştür ve kimlik kartlarında farklı etnik gruplar olarak yazılmıştır.[3] Avrupalı antropologlar Tutsileri daha dar burunlu, daha uzun boylu “beyazlara daha yakın” olarak tanımlamışlardır ve sömürge yönetimi ayrımcılık yaparak, hükümette ve idaredeki pozisyonlara, Ruanda’da sayıca daha az olan Tutsileri getirmişlerdir.
1950'lerin sonlarında Afrika devletleri bağımsızlıklarını elde ederken ise, Belçika çoğunluk olan Hutulara dayalı yeni bir devletin yaratılmasına katkıda bulunmuştur. Bu arada, kıta üzerinde etkisini korumaya çalışan Fransa, Doğu Afrika’nın Frankofon bölgesinde bulunan, Fransızca konuşan ülkelerden biri olan Ruanda’yı “İngilizce konuşan komşu ülkelere karşı önemli bir kültürel nüfuz aracı” olarak görmüştür.[4] Bu doğrultuda, Fransız askeri güçlerinin ülkeye yerleştirilmesi ve ticaret anlaşmaları karşılığında Ruanda’daki yönetime mali ve askeri yardım sağlanmıştır.
Soykırımdan önce ve soykırım sırasında Fransa’nın Ruanda hükümetiyle yakın ilişkileri olması sebebiyle Fransa’nın soykırımdaki sorumluluğu ve Fransız yetkililerinin Hutu milis faillerine yardımının söz konusu olup olmadığı tartışma konusu olmuştur. 2008 yılında bağımsız bir Ruanda komisyonu soykırıma ilişkin yürütülen soruşturmalarla ilgili çalışmalarını yayınlamış ve Dominique de Villepin ve François Mitterrand dahil olmak üzere bazı Fransız yetkililerinin soykırımda suç ortağı olduklarını iddia etmişti.[5] Bu dönemde İngiliz basını Ruanda’nın Fransız etki alanından Anglofon bloğuna doğru hareket etmekte olduğunu ve bu sebeple Ruanda hükümetinin Fransa’nın soykırımdaki rolü hakkında acı verici soruları sormaktan çekinmediğini yazmıştı.[6]
2017 yılında ise Ruanda hükümeti, Washington merkezli bir hukuk firması Levy Firestone Muse’u soykırımda Fransız hükümetinin rolünü araştırmak için görevlendirmiştir. Bu görevlendirme ile ilgili, Ruanda yönetimi, Fransa ya da Ruanda merkezli bir hukuk firması yerine başka bir ülkeden firmanın araştırma yapmasının, gerçeklerin daha iyi anlaşılmasını sağlamaya yardımcı olacağına inandıklarını belirtmiştir.[7] Bununla üzerine, 2019 yılında da Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un talimatıyla Fransız tarihçi Vincent Duclert’in himayesinde araştırmacı ve tarihçilerden oluşan bir komisyon Ruanda soykırımının araştırılması için yetkilendirilmiştir. Bu iki ayrı komisyonun konu ile ilgili araştırma raporları 2021’de birkaç hafta arayla yayınlanmıştır.[8]
Nisan 2021’de yayınlanan “Öngörülebilir Bir Soykırım: Ruanda'da Tutsilere Karşı Soykırımla Bağlantılı Olarak Fransız Hükümetinin Rolü” başlıklı Muse Raporu’nun vardığı sonuçların aşağıdakiler dahil olmak üzere çeşitli açılardan Fransa’nın Duclert Komisyonu Raporu ile farklılaştığı belirtilmektedir:
“Sorumluluk: Duclert Komisyonu ve Fransız hükümeti sorumluluk konusunda henüz bir sonuca varmamıştır. Komisyon, “ezici sorumluluk”tan bahsederken ve bunları “siyasi”, “kurumsal”, “entelektüel”, “etik”, “bilişsel” ve “ahlaki” sorumluluk gibi soyut değerlendirmelerle incelemektedir. Duclert Raporu, Fransız Hükümeti'nin öngörülebilir bir soykırımın gerçekleşmesinde önemli bir sorumluluk taşıdığını beyan etmemektedir.
Körlük: Duclert Komisyonunun vardığı sonuç, Fransız hükümetinin yaklaşan soykırıma “kör” olduğunu göstermektedir. Muse raporunda ise bunun aksine soykırımın öngörülebilir olduğu sonucuna varılmaktadır. Muse raporuna göre, Fransız hükümeti, öngörülebilir soykırım konusunda ne kör ne de bilinçsizdi. Gerçekleştirilen sivil katliamlar hakkındaki bilgiler ve Ruanda’dan gelen veriler ile Fransız hükümeti bir soykırımın yaklaştığını görebiliyordu.
Örtbas: Duclert Komisyonu’nun vardığı sonuç, esas olarak, soykırımdan sonraki çeyrek yüzyıla değinmemektedir. Muse raporu ise, aksine, Fransız hükümeti tarafından 1994'ten beri gerçekleştirilen örtbas etme, engelleme ve yanlış anlatıları detaylandırmakta ve incelenmektedir.”[9]
Muse Raporu, Fransa’nın etkisini yayma ve koruma niyeti ile soykırım niyetleri netleştiğinde bile Ruandalı müttefiklerine verdiği destekte tereddüt etmediğini ve Birleşmiş Milletlerin çabalarını engellediğini ortaya koymaktadır.[10] Rapor ayrıca Ruanda Vatansever Cephesi, Kigali'nin kontrolünü ele geçirdiğinde ve Ruanda'nın kontrolünü soykırımcı yönetimin elinden almaya hazır olduğunda, Fransa’nın aceleyle müdahale ettiğini ve Turkuaz Operasyonu ile sözde “Güvenli İnsani Bölge” olarak adlandırılan bir bölge yaratarak aşırılık yanlısı Hutuların Zaire'ye geçişine yol açtığını belirtmektedir.[11]
Ruanda ile ilişkilerinde "yeni bir sayfa açmak" için 27 Mayıs’ta Ruanda’ya giden Macron, Fransa’nın Ruanda Soykırımı'ndaki rolüne ilişkin sorumluluğunu kabul ettiklerini, Fransa’nın hatalı olduğunu ancak suç ortağı olmadığını ifade etmiştir. “Soykırım başladığında, uluslararası toplumun tepki vermesi yaklaşık üç ay, bitmez tükenmez üç ay aldı ve biz, hepimiz yüz binlerce kurbanı terk ettik.” diyerek 800.000 kurbanın yüzüstü bırakıldığını söylemiştir.[12] Soykırımdan kurtulanlar, Macron'un resmi olarak kendilerinden özür dilediğini duymak istediklerini ve bu nedenle hayal kırıklığına uğradıklarını ifade etmektedirler.[13] Ruanda hükümeti ise Duclert Raporu’nda ortaya konulanların yeterli olmadığını, yine de bu raporun "Fransa'nın rolüne ilişkin ortak bir anlayışa doğru önemli bir adım olduğunu” belirtmiştir. [14]
Fransa, Ruanda'daki soykırımla bağlantılı olarak rolünü ve doğrudan sorumluluğunu dolaylı bir biçimde itiraf etme yoluna gitmiştir. Ruanda soykırımındaki sorumluluğun, Setif ve Guelma katliamları dahil olmak üzere, Cezayir’de ve Orta Afrika’da Fransa tarafından uygulanan şiddetin de kapsamlı olarak ortaya konulması ve itiraf edilmesi yolunda bir adım oluşturması beklenmektedir.
[1] “Case Concerning Application of the Convention on the Prevention and Punishment of the Crime of Genocide (Bosnia and Herzegovina V. Serbia and Montenegro)”, International Court of Justice, February 26, 2007, https://www.icj-cij.org/public/files/case-related/91/091-20070226-JUD-01-00-EN.pdf, “ECCC at a glance”, The Extraordinary Chambers in the Courts of Cambodia, https://www.eccc.gov.kh/sites/default/files/eccc%20at%20a%20glance%20-%20january%202018.pdf , “Statute of the International Criminal Tribunal for the Prosecution of Persons Responsible for Genocide and Other Serious Violations of International Humanitarian Law Committed in the Territory of Rwanda and Rwandan Citizens Responsible for Genocide and Other Such Violations Committed in the Territory of Neighbouring States, between 1 January 1994 and 31 December 1994”, United Nations Human Rights, https://www.ohchr.org/en/professionalinterest/pages/statuteinternationalcriminaltribunalforrwanda.aspx
[2] Paul Kagame, “Reflecting on Rwanda's Past—While Looking Ahead”, WSJ, April 7, 2014, https://www.wsj.com/articles/SB10001424052702303456104579485452584630182
[3]“Chronology for Tutsis in Rwanda”, Refworld, https://www.refworld.org/docid/469f38d6c.html
[4] “A Foreseeable Genocide: The Role of the French Government in Connection with the Genocide Against the Tutsi in Rwanda”, Levy Firestone Muse, 19 April 2021, p. vi, https://www.gov.rw/fileadmin/user_upload/gov_user_upload/2021.04.19_MUSE_REPORT.pdf
[5] Ceyda Acicbe, “Fransa’nın Ruanda Soykırımındaki Rolü, Üçüncü Kısım: Özür Dileme Sırası Fransa’nın Mı?”, AVİM, 1 Eylül 2019, https://avim.org.tr/tr/Analiz/FRANSA-NIN-RUANDA-SOYKIRIMINDAKI-ROLU-UCUNCU-KISIM-OZUR-DILEME-SIRASI-FRANSA-NIN-MI#_ftnref1
[6] Martin Plaut, “Rwanda report raises issue of motive”, BBC, August 5, 2008, http://news.bbc.co.uk/2/hi/7544267.stm
[7] “A Foreseeable Genocide: The Role of the French Government in Connection with the Genocide Against the Tutsi in Rwanda”, Levy Firestone Muse, April 19, 2021, p.1 https://www.gov.rw/fileadmin/user_upload/gov_user_upload/2021.04.19_MUSE_REPORT.pdf
[8] Yayınlanan raporlar bu linklerden ulaşılabilir: Vincent Duclert, “La France, le Rwanda et le génocide des Tutsi (1990-1994) - Rapport remis au Président de la République”, Mars 26, 2021, https://www.vie-publique.fr/rapport/279186-rapport-duclert-la-france-le-rwanda-et-le-genocide-des-tutsi-1990-1994,
“A Foreseeable Genocide: The Role of the French Government in Connection with the Genocide Against the Tutsi in Rwanda”, Levy Firestone Muse, April 19, 2021, https://www.gov.rw/fileadmin/user_upload/gov_user_upload/2021.04.19_MUSE_REPORT.pdf
[9] “A Foreseeable Genocide…”, p.2.
[10] Age, p. 576.
[11] Age, p. 568.
[12] “France 'inflicted suffering on Rwanda' with silence over genocide, admits Macron”, Euronews, May 27, 2021, https://www.euronews.com/2021/05/27/france-inflicted-suffering-on-rwanda-with-silence-over-genocide-admits-macron
[13] “France’s Macron admits some guilt for Rwanda’s genocide”, Wisconsin’s Radio Station, May 27, 2021, https://wtmj.com/national/2021/05/27/frances-macron-admits-some-guilt-for-rwandas-genocide-7/
[14] “Fransa'nın Ruanda Soykırımındaki Rolüyle İlgili Rapor Tartışılıyor”, VoA, 30 Mart 2021, https://www.amerikaninsesi.com/a/fransa-n%C4%B1n-ruanda-soykirimindaki-rolu-raporu-tartisma-yaratti/5833940.html
© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
KUŞAK VE YOL FORUMU ÜÇÜNCÜ KEZ TOPLANDI
Gülperi GÜNGÖR 01.11.2023 -
OLAF SCHOLZ’UN ORTA ASYA ZİYARETİ
Gülperi GÜNGÖR 04.10.2024 -
ŞANGAY İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ DEVLET BAŞKANLARI KONSEYİ'NİN 23. ZİRVESİ
Gülperi GÜNGÖR 14.07.2023 -
ABD-AZERBAYCAN İLİŞKİLERİNDE İYİLEŞME VE İŞBİRLİĞİ SİNYALLERİ
Gülperi GÜNGÖR 13.12.2023 -
SİYASİ İSTİKRARSIZLIK MOLDOVA’YA AB YOLUNDA ENGELLER GETİRİYOR
Gülperi GÜNGÖR 19.06.2020
-
ERMENİSTAN DIŞ POLİTİKASINDA YENİLİK NEREDE?
Tutku DİLAVER 21.03.2019 -
YUNANİSTAN'IN ULUSLARARASI HUKUK KURALLARINA "İŞİNE GELDİĞİ GİBİ" BAŞVURMA POLİTİKASI
Teoman Ertuğrul TULUN 01.09.2020 -
SERDARABAD MUHAREBESİ, ERMENİLER İÇİN BİR HAYALKIRIKLIĞININ YILDÖNÜMÜDÜR
AVİM 21.06.2018 -
LOS ANGELES BAŞKONSOLOSU KEMAL ARIKAN’I 1982 YILINDA KATLEDEN HARRY (HAMPİG) M. SASSOUNİAN’IN ŞARTLI TAHLİYESİ
AVİM 21.12.2016 -
QUAD: HİNT-PASİFİK BÖLGESİ İÇİN DÖNÜM NOKTASI
Şevval Beste GÖKÇELİK 06.04.2021
-
THE TRUTH WILL OUT -
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2023 -
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2022 -
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
PATRIOTISM PERVERTED -
MEN ARE LIKE THAT -
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
Türk-Ermeni İlişkileri Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2021 -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2020 -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2019 -
Türk-Ermeni Uyuşmazlığı Üzerine Ömer Engin Lütem Konferansları 2018 -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
Ermeni Sorunu Temel Bilgi ve Belgeler (2. Baskı)
-
EU-TÜRKİYE COOPERATION IN CENTRAL ASIA AND SOUTH CAUCASUS: TOWARDS SUSTAINABLE ENGAGEMENT IN ENERGY AND CONNECTIVITY -
AVİM 2023 YILLIK RAPOR | ANNUAL REPORT -
ÇAĞDAŞ BATI AVRUPA AKADEMİ DÜNYASINDA IRKÇILIĞIN VE YABANCI DÜŞMANLIĞININ ARAŞTIRILMASININ ZORLUĞU: FRANSA ÖRNEĞİ
-
"DEVAM EDEN DEVLET-HALEF DEVLET TARTIŞMALARI VE ULUSLARARASI SORUMLULUĞA HALEFİYET TEORİLERİ IŞIĞINDA ERMENİ MESELESİ" BAŞLIKLI KONFERANS